2 Ocak 2010

Oyun Grubu 2. Buluşma.

Oyun Grubumuz ile buluşmamızın olduğu Cumartesi günü, neşe ve sevinçle hazırlandım. Ne de olsa artık bende bir gruba dahil olacak kadar yetişkinim :p
İşte oyun canavarları bir arada :)

Şimdiden gelinime yatırım yapıyorum, beraber dans ederken.

Dostlar, Gülşah ve Emre

Bu benim oğlum nerden anlıyo da bu kameraları tam objektifinden yakalıyor, bilemiyorum... Bu arada annesinin hemen sol arkasında Oğuzumun yanında çıtır çerezim Melis var ama yavrum o sıra sebze kemirmekle meşguldü objektiflerle pek ilgilenemedi :)

1 Ocak 2010

Yeni yıl ne getireceksin bilmiyorum.

Yeni bir yıl; yeni bir ayakkabı gibi, yeni bir giysi yada defter gibi...
Ne getireceksin bilmiyorum.
Nerede çizilecek, neresinden yırtılacak, nasıl anlam kazanacaksın hiç bilmiyorum.
Ne çok şey öğrendim geçen yılda... Anne olmayı öğrendim, anne olmaya çalışırken aynı zamanda eş olmayı, hemde çalışan kadın, hemde yaşayan kadın olmayı öğrendim. Kimini elime yüzüme bulaştırdım ama öğrendim.... Yoruldum, pes ettim ama bazı şeylerden pes ettiğinde bile bırakamadığını, yorulsan da sevgi denen gücün seni nasılda herseferinde dimdik ayağa kaldırıp tekrar baştan başlattığını öğrendim...
Dünyaya bir bebek getirmenin ve onu bu dünya için en güzel insan haline, dünyanın onu hiç incitmemesini isteyerek, getirmenin ne kadar zor olduğunu biliyorum artık...
Acı veren herşeyde dahil, kaderin ve kendi çizgimin beni götürdüğü her yeri, her şeyi, tanıştırdığı ve kopardığı her insanı kabullendim ve geçmişime teşekkür ediyorum, yapmak isteyipte acaba yapsamıydım demeden yaptığım herşeye iyi ki yapmışım demenin ve bunun mutluluğunun hiç bir şeye değişilmeyeceğini herkese söylüyorum şimdilerde.... Hayatın kıymetini bil, bul, gör,yaşa...
Önce eşim için şimdide eşim ve oğlum için eve koşarak gidiyorum ve bunun bir insanı ne kadar mutlu edeceğini bilmezdim önceleri...
Sevginin gücünü öğrendim. Geçen yıl bambaşka bir hayata adım atmışım.
Kendi ayakları üzerinde durabilene kadar benim ellerinden tutmak zorunda olduğum ve ben düşsemde, ben yaralansamda, ben kan ağlasamda o elleri bırakamayacağımı öğrendim...
Kendine ait tüm hayatının bir gün bir başkası için feda edilebileceği doğruymuş....
Yaşamak çok güzelmiş, dertleri dert etmemek su akar yolunu bulur demek çok güzelmiş.
Sadece Allah hepimize sevdiklerimizin acılarını gördüğümüzde dayanma sabrı versin... bu çok önemliymiş....
Yeni yıl sen mi geldin. Biliyorum, eminim, hissediyorum Allah'ın izniyle bu yıl çok güzel bir yıl olacak....

Büyük Başarılara İmza Atmış İnsanlar; Yaşam Yolunda Karşılarına Çıkmış Bütün Zorlukları Sevgiyle Kucaklamış Olanlardır.
Uğur Koşar

31 Aralık 2009

Yani yılınız kutlu olsun.

2009 'dan son mesajımız


30 Aralık 2009

You have very truly remarked that if we are to reach real peace in this world, and if we are to carry on a real war against war, we shall have to begin with children and if they will grow up in their natural innocence, we won't have to struggle, we won't have to pass fruitless idle resolutions, but we shall go from love to love and peace to peace, until at last all the corners of the world are covered with that peace and love for which, consciously or unconsciously, the whole world is hungering.

M. Gandhi, 1943

29 Aralık 2009

"Bilirsin, insan çok mutsuz olduğu zamanlarda güneşin batışını izlemeyi sever.”
Küçük prens
doğru mu acaba?

Bakış Açımız

İnsan ömrü ne kısa, oysa ki ne kadar çok şey var hayatta yapılacak, yaşanacak. 24 saate bir 24 daha eklense ve 2 günü 1 gün gibi, sevdiğimiz her şeyi 2 kere daha fazla yada 2 kat daha uzun yaşasak keşke.
Diyeceksiniz ki o zaman acılarda 2 kat olacak. Diyeceğim ki olmasa... Hayal bu ya acılarda 2'ye tam bölünebilse ve 1 yarım olsa bize kalan...
Acılara etkisiz eleman muamlesi yapıp, mutlulukları hep 2 ile çarpmaya çalışmak, sorunlara eşit zaman verip fazla üzerinde durmamak lazım hayatta ki bize verilen sürede bu sınavın tüm sorunlarını çözüp geçer not alabilelim.
Gerçi geçer not alsakta sonuç ne ki sınıf geçmek mi iyi bir hayata terfi etmek mi. Yok öyle bir sıralama tek amaç bu sınavı en az yürek acısıyla tamamlamak....son bardak suyumuzu içmeden, yıllar devirmiş o gözleri kapatmadan geriye dönüp baktığında hafıza son kez, en az kalbi kırmış olmalı insan, en az günahı işlemiş ama en fazla gezip/görmüş, en fazla sevmiş ve sevilmiş olmalı... ve bu hayatın üzerine bir bardak su içip öyle dalmalı son uykuya .... gy
Hayatınızı seviyorsanız zamanınızı boşa harcamayınız, çünkü zaman hayatın kendisidir.

Benjamın Franklin

Kaç Tık